Büyük verinin izinde..
Büyük verinin kullanımı, bilginin dolaşımına dair her şeyi değiştirdi mi? Dijital verilerimiz “büyük veri” adını verdiğimiz büyük depolarda saklanıyor. Sanal hayatta yaptığımız her şey dijital bir ayak izi bırakıyor ve makine öğrenimi algoritmalar sayesinde; haber akışımızda çoğunlukla daha önce aradığımız konulara benzer içeriklerle karşılaşıyoruz. Temel olarak büyük veriler, insanları yeni ürünler almaya, yeni yerlere seyahat etmeye, yeni kitaplar okumaya vb. yönlendirmek için kullanılıyor. Bununla birlikte, 2016'da ilk kez Facebook’un Cambridge Analytica Skandalı ile ortaya çıktığı üzere, bazen bu teknolojiler demokrasi için bir tehdit oluşturmaktadır. Bunun nedeni günümüzde, büyük veri ve yapay zeka algoritmaları politik kampanya yöneticileri tarafından promosyonlu yanlış içeriklerin dolaşıma sokulması yoluyla insanları manipüle etmek ve/veya ikna etmek amacıyla kullanılmaktadır. Örneğin en önemli platformlardan biri olan Microsoft.
Microsoft, Tay adını verdiği chatbot için Twitter’da bir hesap açmış ve insanları bu yapay zeka yazılımıyla sohbete davet etmişti. ‘Chatbot’, internet ortamında yöneltilen soruları yanıtlayabilen, yapay zeka ürünü yazılım anlamına geliyor.
Şirket, Tay’in amacının “gündelik, esprili sohbetler yapmak” olduğu belirtmiş ve şöyle demişti: “Tay ile ne kadar çok sohbet ederseniz o kadar akıllı olacak ve sizinle, size özel bir iletişim kuracak.”
Ancak Tay’in devreye girmesinin üzerinden daha 24 saat bile geçmeden ona ırkçı ve soykırım destekçisi mesajlar ve küfürler öğretildi. Bunun üzerine de yetkililer, sohbetlere müdahale etmeye başladı. Microsoft’un bu müdahalesi yüzünden bazı kullanıcılar ise #justicefortay #tayiçinadalet kampanyası başlattılar. Tabiki dünyanın neredeyse her bölgesinde kullanılan Youtube platformu da geri kalmadı. 2016 yılında gerçekleşen Brezilya cumhurbaşkanlığı seçiminde videolar yoluyla yaptığı manipülasyonlarla seçimin gidişatını büyük oranda etkilemişti.
Bu çalışmada, Microsoft’un yapay zekası Tay’in başarısızlığı ve Youtube’un Brezilya’daki cumhurbaşkanlığı seçimleri üzerindeki etkisi gibi son zamanlardaki tarihi olayların tanımlayıcı bir analizini yaparak, demokrasiye karşı ortaya çıkan güncel dijital tehditleri tanımladık. Yapmış olduğum analizler ve yarı yapılandırılmış görüşmelerden elde etmiş olduğum bulgular, içinde yaşadığımız hakikat ötesi çağda sosyal mühendislik, veri gizliliğinin ihlali, filtre baloncukları yaratan kişiselleştirilmiş arama motoru algoritmaları, doğru olmayan içeriklerin üretiminin ve dolaşıma sokulmasının kolaylaşması gibi birçok dijital tehdit bulunduğunu göstermiştir.
Commenti